Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Çeviri
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Çeviri
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
rainbow star
ultrasonic special mechanical working machine
creamer
kiliseler arası birliği teşvik eden
müthiş bir fırsat
prospagnozi
blot something out
collaborative business relationship
beginning of morning nautical twilight
berd (banco europeo para la reconstrucción y el desarrollo)
sağlığına düşkün
long-leaved starwort
leather parts
créances sur des administrations fiscales
masculine plural past participle of accomplir
infortunés
isthmian earth snake
deputy assistant secretary of defense
pyridostigmine bromide
groupe d'experts des aspects sociaux de l'habitation et du développement urbain
iskele baş omuzluğunda yanan kırmızı ışık
ya sen nasıl bir adamsın ya?
silicone insulating materials
maintenance resources
lay on one's oars
spread all over
Geçmiş
Cümleler
"spread all over"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Öbek Fiiller
1
Öbek Fiiller
spread all over
f.
her yere yayılmak
2
Öbek Fiiller
spread all over
f.
her yere ulaşmak
"spread all over"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 10 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Öbek Fiiller
1
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
(bir şeyin/yerin) her yerine yayılmak
The news
spread all over
the town.
Haber kasabanın
her yerine yayıldı.
More Sentences
2
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
bir bilgiyi (bir şeyde/yerde) herkese yaymak
3
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
bir bilgi (bir şeyin/yerin) her tarafına ulaşmak/yayılmak
4
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
bir bilgiyi (bir şeyin/yerin) her tarafına ulaştırmak/yaymak
5
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
bir bilgiyi (bir şeyde/yerde) yaymak
6
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
bir bilgi (bir şeyde/yerde) herkese yayılmak
7
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
(bir şeyin/yerin) her yerine yaymak
8
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
bir bilgi (bir şeyde/yerde) yayılmak
9
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
(bir şeyin/yerin) her tarafına sürmek
10
Öbek Fiiller
spread all over (something or some place)
f.
(bir şeyin/yerin) her yerine sıçramak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of spread all over
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy